İçindekiler
“Kolajen nedir neye yarar?” sorusunun yanıtı pek çok kişi tarafından merak edilir. Özellikle son zamanlarda piyasaya çok sayıda kolajen takviyesinin sunulması nedeniyle insanlar, takviyelerin işe yarayıp yaramadığını ya da ne amaçla kullanıldığını merak eder. Cildin yapı taşları arasında yer alan bu madde, doğal olarak vücutta da bulunur. Ancak yaşlılık başta olmak üzere çeşitli nedenlerle miktarında azalma söz konusu olur. Doğal kolajen miktarındaki azalmaya karşı besinler ve takviyeler yoluyla önlem alabilirsiniz.
Vücutta bulunan proteinlerin zamanla azalması neticesinde ciltte ve vücudun farklı noktalarında sorunlar meydana gelir. Kolajen sentezi, yapısal bir protein olduğu için bağ dokusunun korunmasında önemli bir rol oynar. Bağ dokusunu bir arada tutan kolajen çeşitleri pek çok fonksiyona sahiptir. Cilt sağlığına etki eder ve farklı rahatsızlıkların ortaya çıkmasını önler. Kolajen miktarınızı korumak için sağlıklı beslenmek temel koşuldur. Ayrıca düzenli egzersiz yapmak da kolajen miktarını korumak ve artırmak için faydalıdır.
Kolajen takviyesi almaya karar verdiğinizde, bunu nasıl yapacağınız konusunda hekime danışmalısınız. Besin takviyesi, doğal besinler ya da cilt bakım uygulamaları aracılığıyla kolajen açığını kapatabilirsiniz. Ancak herkes için ideal yöntem farklı olabilir. Bu nedenle bir estetik cerrahi uzmanından yardım almanızda fayda vardır.
“Kolajen nedir?” sorusuna yanıt olarak genellikle cildi güzelleştiren bir takviye cevabı verilir. Aslında bu kısmen eksik bir cevaptır. Cilt için kolajen faydalarından bahsedildiği gibi farklı sağlık sorunları için de çeşitli faydalardan bahsedilebilir. Ancak kolajenin farklı çeşitleri vardır ve dilediğiniz faydaya göre farklı bir tür tercih etmeniz gerekir.
İlk olarak hidrolize kolajen tanımını yapmak gerekir. Kolajen, ham haliyle sindiriminin zor olması nedeniyle belli işlemlerden geçirilir. Enzimatik hidroliz yöntemiyle daha kolay sindirilebilir parçalar elde edilir.
“Tip 1 kolajen ne işe yarar?” sorusuna yanıt arayan pek çok kişi vardır. Kolajen vücutta ağırlıklı olarak tip 1 formunda bulunur ve yaklaşık %90’lık bir kısmı tip 1 formundadır. Cilt, kas sistemi, tendonlar ve bağların yapısında bu tip protein yer alır.
“Tip 2 kolajen ne işe yarar?” sorusuna karşılık eklemlere destek sunmasından bahsedilebilir. Tip 2, elastik kıkırdak kısmındadır. Tip 3 kolajen ise çeşitli organlarda ve atardamarda yer alır. Ayrıca “Tip 3 kolajen ne işe yarar?” sorusuna yanıt verirken kaslar için faydalı olduğuna değinilebilir.
Cildin çeşitli katmanlarında tip 4; kornea, saç ve plesanta gibi farklı noktalarda tip 5 kolajen yer alır. Aslında toplamda 28 farklı çeşit vardır. Ancak en çok bilinenler tip bir, iki, üç, dört ve beştir.
Kolajen eksikliği belirtileri genellikle 30 yaşından itibaren ortaya çıkar. Yaş, her ne kadar önemli bir etken olsa da farklı nedenlerle de eksiklik söz konusu olabilir. Eksiklik yaşamanıza yol açan durumları şöyle sıralayabiliriz:
“Kolajen nedir?” sorusuna yanıt arayanlar, eksikliği gidermenin yollarını araştırmalıdır. Kendinize ne denli iyi bakarsanız, ne kadar sağlıklı beslenirseniz bu sorunla o kadar kolay başa çıkabilirsiniz. Hayatınıza sporu dâhil etmek, stresten kaçınmak ve cilt bakımınıza dikkat etmek de söz konusu proteinin azalmasını engeller.
“Doğal kolajen nedir?” diye araştıranlar, herhangi bir eksiklik durumunda, hangi belirtilere dikkat etmeleri gerektiğini bilmelidir. Dikkat etmeniz gereken belirtiler şu şekilde sıralanabilir:
Yukarıdaki belirtiler söz konusu ise takviyeyle, sağlıklı bir beslenme planı oluşturarak ya da profesyonel cilt bakım uygulamaları ile eksikliğin giderilmesi gerekir.
Kolajen içeren besinler listesi oldukça uzundur. Bu besinleri düzenli olarak tüketerek eksikliği, doğal yollardan giderebilirsiniz. Kolajen üretimini, kemik suyu ile desteklemeniz mümkündür. Ancak bazı sağlık sorunları yaşayanlar, kemik suyu tüketimi konusunda belli bir sınırlama uygulamalıdır. Kalp ve damar hastalıkları, yüksek kolesterol problemi varsa yüksek miktarda kemik suyu tüketmekten kaçınmalısınız.
Kolajenin faydaları ile daha sağlıklı bir yapıya kavuşmak için kırmızı ve mor meyveleri tüketebilirsiniz. Yaban mersini, çilek, pancar gibi besinler, kolajen içeren gıdalar arasında yer alır. Ayrıca kapya biber ve domates de “Kolajen nelerde var?” sorusuna yanıt olarak verilebilir. Kolajen kullanımı yerine saydığımız meyve ve sebzeleri tüketmeyi tercih edebilirsiniz.
C vitamini içeren besinler de cilt, diz için kolajen kaynağı olarak tüketilmelidir. Önemli bir C vitamini kaynağı olan yeşil yapraklı sebzeleri tüketerek cildinizi güzelleştirebilir, kas yapısını güçlendirebilirsiniz. Semizotu, ıspanak, maydanoz gibi yeşil yapraklıları tüketerek sağlığınıza önemli bir katkıda bulunabilirsiniz.
Avokado, kolajen üretimini desteklerken farklı faydalar da sunar. Cilt kanserine yakalanma riskinin azalmasını sağlayarak kendinizi korumaya almanıza yardımcı olur. Soya ürünleri, süt ve süt ürünleri, sarımsak da cildinizi güzelleştirmeniz ve farklı faydalar elde etmeniz için gereklidir.
Sağlıklı besinlerle öğünlerinizi zenginleştirdiğiniz takdirde olumlu etkileri kısa bir süre içerisinde fark edersiniz. Alkol kullanımını azaltmak da beslenme sürecinde dikkat etmeniz gerekenler arasındadır.
“Kolajen ne işe yarar?” sorusuna yanıt arayanlar için elde edilebilecek tüm faydalara değinmek gerekir. Kolajen kullananlar, şu faydaları elde eder:
“Kolajenin faydaları nelerdir?” sorusuna cevap ararken bilinmesi gerekenlerden biri düzenli kullanımın önemidir. Düzenli olarak kolajen takviyesi almak, egzersiz yapmak beklenilen faydaları elde etmenizi sağlar. Ayrıca fayda elde etmek için ürün seçimine de dikkat etmeniz gerekir.
“Kolajen nedir?” sorusuna yanıt olarak farklı ürünlerden bahsedilebilir. Tablet, kapsül, sıvı ve toz formunda olan farklı ürünler vardır. Hidrolize, peptid ve likit kolajen seçeneklerini tercih etmek, sizin için daha doğrudur. Kolajen miktarı 10 gram, 5 gram seviyelerinde olanları tercih etmelisiniz. Ayrıca ürün içerisinde farklı vitaminler de bulunmalıdır.
C vitamini, çinko, bakır gibi bileşenlerin yer aldığı ürünleri tercih ederek farklı faydalar da elde edebilirsiniz. Cilt sağlığı için tip 1, saç ve tırnaklar içinse tip 1-3 karışımları kullanılmalıdır. Hamileler ve emzirme döneminde olanlar, kolajen kullanmamalıdır. Ayrıca deniz ürünlerine alerjiniz varsa ya da diyabet hastasıysanız olumsuz durumlarla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Kolajenin zararları, merak edilen konular arasında yer alır. Kolajen yan etkileri, kullanım miktarının doğru ayarlanmaması halinde söz konusu olur. Eğer tüketim miktarı fazla olursa kabızlık ve ishal gibi problemlerle karşılaşabilirsiniz. Ayrıca mide yanması, ağrı ve ekşime gibi durumlar da meydana gelebilir. “Kolajen kilo aldırır mı?” diye merak edenler, böyle bir sorunla karşı karşıya kalmayacağını bilmelidir. Aksine diyette olanlar bile gönül rahatlığıyla takviye kullanabilir. Protein açısından zengin olan kolajen, kilo verme sürecine olumlu bir katkı sunar.
“Kolajen böbreklere zarar verir mi?” sorusuna belli durumlarda “Evet” yanıtı verilebilir. Eğer takviye miktarı doğru ayarlanmazsa böbrekler açısından bir zarardan bahsedilebilir. Yeterli miktarda takviye aldıktan sonra bol miktarda su içmek, böbrekleri korumak açısından önemlidir.
Merak edilenlerden biri de “Kolajen ödem yapar mı?” sorusunun cevabıdır. Doğru miktarda kullanıma dikkat ettiğiniz sürece böyle bir sorunla karşılaşmazsınız. Kolajen kullanımı sürecinde herhangi bir yan etki ile karşılaşmamak için dikkat etmeniz gereken diğer detaylar şöyledir:
Kolajen kullanımı belli kişiler için sakıncalı olabilir. Ayrıca kolajen kullanmasına gerek olmayanlar da vardır. 25 yaş, kolajen kullanımı için en erken yaştır. Bu yaştan evvel kullanım önerilmez. Şeker içeren takviyeler, özellikle şeker hastaları tarafından kullanılmamalıdır. Ayrıca kilo problemi olanlar da böyle ürünleri tercih etmemelidir. Eğer takviye satın almak istemiyorsanız doğal besinler kullanabilir ya da özel tarifler hazırlayabilirsiniz.
“Kolajen nedir?” sorusuna yanıt ararken en önemli detaylardan biri doğal kolajeni koruma yollarını öğrenmektir. Vücudunuzun doğal yapısındaki bu proteinin azalmaması ya da daha geç azalması için bazı tedbirler alabilirsiniz. Spor yapmak, size kolajen seviyesini koruma noktasında fayda sağlar. Ayrıca güneş koruyucu kullanmak da etkili bir yöntemdir. Hyaluronik asit takviyesi almak ya da doğal yapısında hyaluronik ait bulunan besinleri tüketmek faydalıdır. Kök sebzelerde, fasulyede, soyada hyaluronik asit vardır.
C vitamini içeren besinler tüketmek ya da takviye almak da sizin için faydalıdır. Turunçgillerde, yeşil sebzelerde ve daha pek çok yiyecekte C vitamini vardır. Retinol, aloe vera jeli, ginseng gibi farklı maddeler de kolajen seviyesini koruma noktasında faydalıdır.
Cilt temizliğini düzenli olarak yapmanız, söz konusu proteinin seviyesini korumak açısından önemlidir. Ayrıca peeling yaparak da cilt sağlığını korumanız mümkündür. Göz çevresinde kolajen azalması olmaması için yaz aylarında güneş gözlüğünüzü takmalısınız.
Bazı cilt bakım uygulamalarında kolajen takviyesi yapılır. Bazı uygulamalar ise kolajen üretiminin desteklenmesine yardımcı olur. Kimyasal peeling, bu uygulamalar arasında yer alır. Hidroksi asit, trikloroasetik asit ve salisilik asit gibi maddeler, kolajen üretiminin desteklenmesine yardımcı olur. Yapılabilecek bir diğer işlem ise lazer peelingtir. Lazer karbon peeling uygulaması neticesinde cildin kolajen üretimi desteklenir.
Nem aşısı, cildi güzelleştiren ve yenileyen uygulamalar arasında bulunur. Nem aşısı içerisinde çeşitli maddeler yer alır. Söz konusu maddeler kolajen üretiminde artış sağlar. Tercih edebileceğiniz bir diğer cilt bakım uygulaması ise kolajen aşısıdır.
Kolajen aşısı öncesinde cildin dezenfekte edilmesi gerekir. Ardından mezoterapi iğnelerinin içerisine kolajen çekilir. Kolajen iğnesi yapıldıktan sonra hafif bir masaj uygulanması gerekir. Aşı uygulaması 3-4 seansta yapılır. Seans aralıklarının 2-4 hafta olması gerekir. İşlemden sonra hafif kızarıklık olması normaldir. Ayrıca hafif şişlik de yaşanabilir. Bu belirtiler kısa sürede ortadan kaybolur. 25-30 yaşından itibaren cildinizdeki kusurları gidermek için aşı yaptırabilirsiniz.
Kolajen takviyesi seçerken belli detaylara dikkat etmek gerekir. Piyasada bulunan ürünlerin hidrolize, peptid yapıda olanlarını tercih etmelisiniz. Günlük alınması gereken toz miktarı 6 ila 10 gram seviyesinde olmalıdır. Sindirimin kolay olması için molekül ağırlığı yüksek olanları tercih etmemekte fayda vardır.
Molekül ağırlığı 2000-3000 dalton seviyesinde olmalıdır. Kolajen kaynağının balık olması halinde daha yüksek fayda elde edersiniz. Eğer kaslarınız için kolajen kullanacaksanız sığır kaynaklı olanları tercih etmelisiniz. Kolajen takviyeleri, C vitamini katkılı olursa daha yüksek fayda sağlar.
Kolajen kullanımına 30 yaşından itibaren başlamalısınız. Çok erken yaşlarda başlamak, kolajen fazlalığı problemi yaşamanıza neden olabilir. Takviye çeşitleri arasında hap, toz, serum gibi seçenekler vardır. “Kolajen serum ne işe yarar?” diye merak edenler, özellikle cilt tiplerine uygun bir serum seçmeye dikkat etmelidir. Suda kolajen ve serum gibi farklı maddeleri verilen talimatlara uygun şekilde kullanmalısınız. En sık kullanılanlar arasında kolajen hapı da yer alır. Kolajen serum ise cilde doğrudan uygulanarak fayda sağlar. Bu türü bileşenlerin temiz cilde uygulanmasına dikkat etmelisiniz.
Kolajen takviyesi kullanım süresi, ürün türüne göre değişir. Ayrıca kullanım sürecinde hekim tavsiyesine de dikkat etmek gerekir. Yapılan araştırmalar, kullanım sürelerinin nasıl belirlenmesi gerektiği konusunda size yardımcı olur. 12 hafta süreyle her gün 1 gram kolajen tükettiğiniz takdirde cilt kuruluğunda %76 oranında azalma meydana gelir. Çizgilerde meydana gelen azalma oranı ise yüzde 12 seviyesindedir.
Vücuttaki toplam kolajen miktarı ise %6 seviyesinde artar. Üretici firma, ürünlerin nasıl kullanılması gerektiğine dair bilgileri ambalaj üzerinde belirtir. Kullanım talimatlarına uygun hareket etmek, herhangi bir sağlık problemi yaşamamanız açısından önemlidir. Kullanım öncesinde ürün içeriğini kontrol etmelisiniz. Ürün içeriğindeki tek bir maddeye bile alerjiniz varsa kullanımdan kaçınmalısınız.
İçecek formundaki sıvı bileşenleri tüketenlerin aklındaki soru “Kolajen ne zaman içilmeli?” şeklindedir. Kahvaltı yapmadan evvel yarım saat önce ya da gece uyumadan evvel aç karnına sıvı takviyeleri tüketebilirsiniz. Farklı bir kullanım talimatı söz konusu ise onu uygulamalısınız.
Kolajen takviyeleri birçok yerde satılır. İnternetten, büyük marketlerden, eczanelerden farklı markalara ait takviyeleri satın alabilirsiniz. Kolajen fiyat, markalara ve ürüne bağlı olarak değişiklik gösterir. Fiyatın yanı sıra her zaman ürün kalitesi detayına da dikkat etmelisiniz. Ürün kalitesi yüksek olmayan kolajenlerde doğal olmayan, zararlı, yapay bileşenler yer alabilir. Ürünün gerekli kontrollerden geçirildiğinden de emin olmalısınız.
Takviye kullanmak istemeyenler, kolajen içeren cilt uygulamalarının fiyatlarını araştırır. Ancak burada da fiyattan ziyade hekim kalitesi önemlidir. Alanında deneyimli bir estetik cerrah tarafından işlem yapılması halinde fayda görürsünüz. Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Yücel Sarıaltın, kolajen içeren cilt uygulamalarında deneyimlidir.
Evde kolajen maskesi hazırlayarak cildinize uygulayabilirsiniz. Chia tohumu, keten tohumu ve demlenmiş yeşil çayı karıştırarak maske hazırlayabilirsiniz. Tohumlardan birer çay bardağı, demlenmiş çaydan 2 su bardağı kullanmanız yeterlidir. Karışımın içine gazlı bez kullanarak hazırladığınız maskeyi batırarak yüzünüze uygulamalısınız. Maskeyi, 15 dakika boyunca yüzünüzde bekletmeniz yeterlidir.
1 yemek kaşığı bal, 5 tane kırmızı üzüm püresi, 3 çay kaşığı kadar zeytinyağı ile de bir maske hazırlanabilir. Tüm malzemeler karıştırıldıktan sonra cilde sürülür. 15 dakika süreyle ciltte bu karışımı bekletebilirsiniz. Maskeyi, haftada iki kez olacak şekilde uygulayabilirsiniz.
Yumurta akı ve bir çay kaşığı zeytinyağı ile maske hazırlamanız mümkündür. Yarım şeftali püresi ve yoğurt, yarım kivi püresi ve bir yemek kaşığı toz şeker gibi farklı malzemelerle hazırlanan maske tarifleri de vardır. Besin alerjisi rahatsızlığınız varsa maske hazırlarken dikkatli olmalısınız. Alerjiniz olan besinlerden maske hazırlamamalısınız. Ayrıca kolajen miktarını en doğru şekilde desteklemek için ilk olarak doktorunuza danışarak, nasıl bir yol izlemeniz gerektiğini öğrenmelisiniz.
Yaşlanma insan vücudundaki diğer organlarda olduğu gibi, ciltte de zamanla morfolojik...
Annelik estetiği, hamilelik sonrasında annenin vücudunda oluşan fiziksel değişiklikleri iyileştirmek...
